“Gizli Şeker Sağlığınızı Sessizce Tehdit Ediyor”

Diyetisyen Nurdan Demirtaş, tatlı tüketmediğini düşünen pek çok kişinin günlük hayatta farkında olmadan şeker aldığını belirterek, “Şeker sadece tatlılarda değil, ekmekten yoğurda, ketçaptan mısır gevreğine kadar hayatımızın her yerinde” dedi.

– Günlük hayatta şeker deyince aklımıza genellikle tatlılar geliyor. Sizce bu konuda en büyük yanılgımız nedir? En büyük yanılgımız, şekeri sadece tatlılardan aldığımızı sanmamız. İnsanlar “Ben tatlı sevmem” diyor ama kahvaltıda yediği mısır gevreği, sandviç ekmeği, meyveli yoğurt veya hazır meyve suyu ile çok fazla şeker alıyor. Marketten alınan ekmek, hazır çorba, ketçap, soslar da buna dahil. Üstelik etiketinde “şeker” kelimesi geçmese bile glukoz şurubu, fruktoz, dekstroz gibi isimlerle hayatımıza giriyor. – “Gizli şeker” tam olarak nedir? Tatlı gibi görünmeyen ancak içinde şeker bulunan yiyecek ve içeceklerdeki şekerdir. Ketçap, hazır soslar, light ürünler, kraker, bisküvi, mısır gevreği, meyveli yoğurtlar, hazır meyve suları bunlara örnektir. İnsanlar bunları tüketirken farkında olmadan günlük şeker ihtiyacının çok üzerine çıkabiliyor. – Fazla şeker tüketiminin zararları neler? Fazla şeker sadece kilo aldırmaz. İnsülin direnci, tip 2 diyabet, karaciğer yağlanması, diş çürükleri, dikkat dağınıklığı, yorgunluk gibi sorunlara yol açar. Çocuklarda hiperaktivite ve odaklanma problemleriyle de ilişkili. – Bu tuzaktan nasıl korunabiliriz? Etiket okumayı alışkanlık haline getirin. Hazır ürünlerde “şekersiz” veya “şekeri azaltılmış” olanları tercih edin. Meyve suyu yerine meyvenin kendisini tüketin. Mümkünse ev yapımı doğal ürünleri sofranıza koyun. – Dünya Sağlık Örgütü ne öneriyor? Günlük alınan enerjinin en fazla %10’unun serbest şekerlerden gelmesini, idealde ise bu oranı %5’in altına çekmeyi öneriyor. Bu, yaklaşık 25 gram yani 5-6 tatlı kaşığı şekere denk geliyor. Ancak gizli şekerler nedeniyle insanlar bu miktarı farkında olmadan ikiye katlıyor. – Son olarak okuyucularımıza mesajınız? Şeker hayatımızdan tamamen çıkarılması gereken bir düşman değil. Ama miktarını ve kaynağını bilmeliyiz. Şeker bizi değil, biz şekeri yönetmeliyiz. Sağlık, farkındalıkla başlar.