Dünya insanı hep aldatmıştır. Ama en çok insan, kendini aldatmıştır.
Zengin olunca mutlu olacağını sandı, ama zenginleşti, kalbi fakirleşti.
Güçlü olunca kimsenin onu incitemeyeceğini sandı, ama güçlendi, yalnızlaştı.
Sevilmek için güzel görünmenin yeterli olacağını sandı, ama güzelleşti, değersiz hissetti.
Herkes onu alkışladığında, kendini iyi biri sanacağını sandı, ama alkışlar bittiğinde aynada tanımadığı bir yüz gördü.
Ve insan aldandı…
Hayatı biriktirdikçe yaşayacağını sandı, oysa yaşadıkça hayatını tüketeceğini unuttu.
Ölümü unuttu, hesabı unuttu, emaneti unuttu.
Sadece dünyaya güvenip ahireti unutan herkes gibi, o da aldandı.
Kur’an’da buyurulur:
"Dünya hayatı bir oyun ve eğlenceden ibarettir. Ahiret yurdu ise takva sahipleri için daha hayırlıdır. Akıl etmez misiniz?" (En’am, 32)
İnsan ancak o gün anlar, en büyük aldanışın, ömrünü bu dünyanın peşinde heba etmek olduğunu.
Ve o gün geldiğinde, dönüş yoktur…
“İnsan dünyaya kandı, oysa dünya faniydi.”