Günümüz insanı, dış dünyanın karmaşasından çok içindeki zihinsel gürültüyle baş edemiyor.
Peki, iç sesinle baş başa kaldığında ne duyuyorsun?
İçimizde susmayan bir radyo var.
Her an konuşan, değerlendiren, yargılayan, endişelenen, plan yapan...
Ve ne yazık ki bu iç ses, çoğu zaman gerçek benliğimizle değil; korkularımızla, travmalarımızla, başkalarının sesleriyle şekillenmiş bir yankıdan ibaret.
Psikolojiye göre, zihinsel gürültü; sürekli düşünme haliyle birlikte gelen dikkat dağınıklığı, huzursuzluk ve tükenmişlik duygularının temel nedenlerinden biridir.
İnsan kendisiyle yalnız kalamıyorsa, kalabalığın ortasında bile yalnızlık çeker.
Sessizlikten Kaçmanın Psikodinamiği
Birçok kişi sessizlikten korkar. Çünkü sessizlik, bastırdığımız duyguların yüzeye çıkmasına neden olur. Sessizlikte; ertelediğimiz acılar, kabullenmediğimiz benlik parçaları, yüzleşmek istemediğimiz gerçeklerle baş başa kalırız.
Terapi odasında en çok duyduğum cümlelerden biri şudur:
“Kafamı susturamıyorum.”
Bu ifade aslında bireyin kendisinden kaçmak için düşünce üretmeyi bir savunma mekanizması haline getirdiğini gösterir. Oysa şifa, kaçmakta değil; kalmakta ve dinlemektedir.
Zihinsel Sessizlik İçin 3 Psikolojik Pratik
-
Düşüncelerini Yazıya Dökmek:
Zihin doludur ama düzensizdir. Yazmak, bu karmaşayı düzenlemenin ilk adımıdır. Günde 10 dakika serbest yazı çalışması, zihinsel rahatlamayı artırır. -
Farkındalıkla Nefes Almak:
Sadece 3 dakikalık bilinçli nefes pratiği bile zihni susturur. Çünkü dikkat, nefeste olduğunda düşünceler arka plana geçer. -
Kendinle Dostça Konuşmak:
İç sesin sert mi? Sürekli eleştiriyor mu? Ona bir dost gibi yaklaş. “Bu düşünce bana iyi geliyor mu?” sorusu, zihinsel hijyenin anahtarıdır.
Derin Sessizlikte Gizli Olan
Gerçek benlik, sessizlikte açığa çıkar. O yüzden bazı insanlar sürekli müzik dinler, ekran başında kalır, kalabalıkta yaşar. Çünkü sessizlik, onları kendi benliklerinin yankısıyla karşı karşıya bırakır.
Unutma, zihnin sustuğunda ruh konuşmaya başlar.
-
Zihinsel gürültü, psikolojik yorgunluğun en görünmez sebebidir.
-
Sessizlikle kalabilmek, içsel dayanıklılığın ve özgüvenin göstergesidir.
-
Meditasyon, nefes ve yazma egzersizleri; zihinsel sessizliği yeniden inşa etmenin yollarıdır.
Her satır bir aynadır. Baktığında ne görüyorsan, o sensin.